Karagöz ve Hacivat'la ‘akran zorbalığı’nı anlatıyor

Karagöz ve Hacivat'la ‘akran zorbalığı’nı anlatıyor
Karagöz sanatçısı Ahmet Aksoy, "Oyunda, mağdur olan kişinin ne yapması gerektiğini, olayı büyükleriyle, rehberlik servisindeki öğretmeniyle ya da okul idaresiyle paylaşmasını eğlenceli bir dille anlatıyorum" dedi.

Mersin'de 8 yaşındaki kızının yaşadığı olaydan etkilenerek "akran zorbalığı"nı kaleme alan hayali (Karagöz sanatçısı) Ahmet Aksoy, geleneksel Karagöz ve Hacivat gölge oyunuyla çocuklara yaşadıkları durum karşısında sessiz kalmamaları gerektiğini anlatıyor.

Kültür ve Turizm Bakanlığının tescilli Karagöz sanatçısı Aksoy, geçen yıl kızının okulda yaşadığı olay karşısında sessiz kalması üzerine akran zorbalığını anlatan bir oyun yazmaya karar verdi.

Ahmet Aksoy, kaleme aldığı konuyu daha sonra Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Listesi'nde yer alan Karagöz ve Hacivat gölge oyununa uyarladı.

Oyunu çocuklarla buluşturmak isteyen Aksoy, eğitim öğretim yılının başlamasıyla okullarla iletişime geçti. Aksoy, talep üzerine gittiği okullarda Karagöz ve Hacivat gölge oyunuyla akran zorbalığını anlatma başladı.

Geleneksel yapısını bozmadığı gölge oyununun gösteriminde öğrencilere sorular da sorarak iletişim kuran Aksoy, çocuklara yaşadığı olaylar karşısında yapması gerekenleri öğretiyor.

Aksoy, öğrencilere, yaşadıkları olayı aileleri ya da öğretmenlerine bildirmesi durumunda karşılaştıkları sorunların çözüme kavuşacağını anlatıyor.

"Bütün çocukların bu oyunu izlemesini istiyorum"

Hayali Ahmet Aksoy, kaleme aldığı oyunun hikayesini anlattı.

Kızının yaşadığı olayı kendisine anlatmaması üzerine bu durumundan çok etkilendiğini belirten Aksoy, "Kızım benimle her şeyi paylaşan bir çocuktu ama yaşadığı olayı paylaşmadı. Olayı, seyirci kalmayan bir arkadaşı tarafından öğrendim. Çok önemli olduğunu düşündüğüm için akran zorbalığını kaleme almak istedim. Akran zorbalığının ne olduğunu, mağdur çocuğun ne yapması gerektiğini anlatan bir oyun yazdım." dedi.

Oyun hakkında da bilgi veren Aksoy, "Oyunda, mağdur olan kişinin ne yapması gerektiğini, olayı büyükleriyle, rehberlik servisindeki öğretmeniyle ya da okul idaresiyle paylaşmasını eğlenceli bir dille anlatıyorum." diye konuştu.

Aksoy, oyunla hem devlet okulları hem de özel okullarda gösteri yapmayı hedeflediğini ifade etti.

Oyunla çocuklarda farkındalık oluşturmaya çalışacağını anlatan Aksoy, şöyle konuştu:

"Çocukların farkında olmasını sağlayacağım. İsteğe göre her yere seve seve gitmeye, gösteri yapmaya hazırım. Öğrencilerle, okul çağındaki akran zorbalığını yaşayan kesime bu farkındalığı yaşatmak istiyorum. Hedefim çok yüksek, bütün çocukların bu oyunu izlemesini istiyorum. Kızım evde prova yaptığımda 'baba bu akran zorbalığıymış' diyor. O biliyor ve çevresindeki arkadaşlarına öğretmeye başladı. Çok önemli bir şey."

"Hem görerek hem de o anı yaşayarak empati kurdular"

Gösterimin yapıldığı bir okulun rehber öğretmeni Büşra Özel de özellikle ilkokul çağındaki çocukların farkında olmadan akran zorbalığıyla karşılaştığını söyledi.

Aksoy'un kaleme aldığı oyunun çocuklarda farkındalık sağladığına vurgu yapan Özel, şunları kaydetti:

"Sözlü terapi yaptığımız zaman ilkokul çocukları 'somut işlemler' döneminde olduğu için bir şeyleri görüp, dokunup, duymadıklarında onlar için hiçbir şey ifade etmiyor. O açıdan bu oyun çok güzel bir nimet. Hem görerek hem de o anı yaşayarak empati kurdular. Güzel oldu. Çok yararlı olduğunu düşünüyorum. Temas ettiler, gördüler, duyu organlarıyla hissettiler. Olumlu katkılarının olacağını düşünüyorum."

HABERE YORUM KAT